-BTP lideri Hüseyin Baş’tan 10 Kasım mesajı…
-Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ü Ayasofya’da anmak istedik ama reddedildi
-Hiç bir yasak, engel Atatürk’ü Türk Milletinin gönlünden çıkaramaz
-Ayasofya’dan da, bugün olmaz ise yarın Atatürk için dualar yükselecektir.
-Atatürk’ün evlatları, bu güzel vatana sahip çıkmaya devam edecektir
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 83. Yıldönümü nedeniyle Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş, yazılı bir açıklama yaptı.
İstanbul’un ikinci Fatihi olan Atatürk’ü, Ayasofya’da mevlid ve dualarla anmak istedik ama bu talebimiz reddedildi diyen BTP lideri, ‘Hiçbir yasaklama, engel, O’nu bu milletin gönlünden çıkaramaz. Ve elbette O Ayasofya’dan da, bugün olmaz ise yarın Atatürk için dualar yükselecektir.’ ifadelerini kullandı.
Hüseyin Baş, Atatürk olmasaydı, ne Ayasofya, ne İstanbul, ne de Türkiye olacaktı vurgusunu tekrarladı, ‘Atatürk’ün evlatları, bu güzel vatana sahip çıkmaya devam edecektir’ dedi.
İşte BTP Liderinin 10 Kasım mesajı…
“Bugün hüzün günümüz.
Ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ebediyete gidişinin üzerinden 83 yıl geçti.
Bu vesile ile kendisini rahmet, minnet, dua ve özlemle anıyoruz.
Herkesin malumu olduğu üzere devletimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü 10 Kasım’da Ayasofya’da bir Mevlid-i Şerif ile anmak istedik.
Bu başvurumuz ne yazık ki reddedildi.
O’nu anmak için elbette Ayasofya’ya ihtiyaç yok.
Her yer yasaklansa dahi, O’nun yeri yüce Türk milletinin kalbidir.
Hiçbir yasaklama, engel, O’nu bu milletin gönlünden çıkaramaz.
Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Atatürk İstanbul’u işgalden kurtarmasaydı bugün ne Ayasofya, ne İstanbul, ne de Türkiye olacaktı.
İşgal sürseydi bugün, tepesinde çanların çaldığı bir Ayasofya’yı “Bir zamanlar burası bizimmiş” diye iç geçirerek, ancak bir turist olarak gezebilecektik.
Atatürk Ayasofya’yı kilise olmaktan kurtaran ve Fatih Sultan Mehmet’in emanetine sahip çıkan insandır.
Atatürk İstanbul’un ikinci Fatihi’dir.
Ayasofya’yı bize emanet eden Atatürk’ü bu simge mekanda dualarla anmak istedik ama bunu O’na çok gördüler.
10 Kasım’da, “Keşke Yunan galip gelseydi” diyenleri ziyarete giden, Ayasofya’da Atatürk’e küstahça hakaret edenlere sahip çıkan zihniyet şunu iyi bilsin; Bağımsız Türkiye sevdalıları olduğu sürece Atatürk yaşamaya devam edecektir.
Ve elbette O Ayasofya’dan da, bugün olmaz ise yarın Atatürk için dualar yükselecektir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bağımsızlık temelli duruşuna klasik ifade ile her zamankinden daha çok şimdi ihtiyacımız var.
Zira O’nun bize emanet ettiği bağımsız Türkiye Cumhuriyeti, ekonomiden dış siyasete, her alanda bir kuşatılmışlık manzarası ile karşı karşıya.
Mevcut durumu Atatürk’ün 1935 yılında söylediği, “Uçurumun kenarında yıkık bir ülke…” ifadesi tam olarak özetlemektedir.
Bu vahim tablo, iktidar tarafından, “Dünya bizi kıskanıyor, uçuşa geçtik” gibi ifadelerle anlatılırken, muhalefetin de ülkenin makus talihine bir çözümünün olmadığını üzülerek görmekteyiz.
Bu anlamda Atatürk’ün emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni uçurumun kenarından alıp layık olduğu zirveye taşıyacak tek parti Bağımsız Türkiye Partisi’dir.
“Ebedi liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş’ın da ifadesiyle; korkmayın çünkü Bağımsız Türkiye Partisi var.”
Türkiye’yi Atatürk’ün kurduğu temellerine döndürecek ve buradan hareketle kainat devleti yapacak olan Bağımsız Türkiye Partisi’nin projeleri ve kadrolarıdır.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, aramızdan ayrılışının 83. yılında bir kez daha anarken, O’nu Türk milletine ve dünyaya en iyi anlatan ebedi liderimiz Prof. Dr. Haydar Baş’ı da anmadan geçemeyiz.
Ebedi liderimiz ‘Hoş Geldin Atatürk’ kitabında da veciz bir şekilde ifade ettiği gibi "Atatürk vatandır, Atatürk bayraktır, Atatürk tam bağımsızlıktır, Atatürk birleştirici harçtır.”
Atatürk’ün ve Haydar Baş’ın evlatları, bu güzel vatana sahip çıkmaya devam edecektir. ”
|